Sağlık Sektörü ve Hak İhlâllerindeki Haberler
FİZİK TEDAVİ HASTALARI SAĞLIK UYGULAMA TEBLİĞİNDEN ŞİKAYETÇİ
Tebliğ EK-2/D-2 ekinde yer alan liste kapsamına giren hastalara tedavi süresi 3 yıl ile sınırlandırılmış, bu süreyi aşan tedavi bedellerinin SGK tarafından karşılanmayacağı bildirilmiştir.
Oysa tanı listesinde yer alan örneğin hemiplejik (felçli) bir hastanın genel olarak ilk 3 yıl içerisinde iyileşmesi mümkün olmamaktadır. Dünyadaki bilimsel verilere göre felç tedavisinin ilk 3 yıldan sonra da hasta için olumlu sonuçlar doğurduğu bilinmektedir. Bu maddenin yürürlüğe girmesi ile birlikte hastanın tedavi olma hakkı sınırlandırılmış, ekonomik sıkıntısı olan tedavisinin devam etmesi gereken hastaların 3. Yıl sonunda tedaviyi terk etmek zorunda bırakılmaktadır.
Tanı listesinde yer alan ve ayaktan fizik tedavi ve rehabilitasyon uygulamalarında bir hastaya sadece günde en fazla bir seans, yatarak fizik tedavi uygulamalarında ise aynı bölge için sadece 1 seans fizik tedavi ve rehabilitasyon işlem bedeli kurumca karşılanmaktadır. Bu durum hastanın ihtiyaçlarının dikkate alınmadığının her hastaya tek tip tedavi hakkı sunulduğunun açık göstergesidir.
Bazı vakalarda günde 1 seansın yetmeyeceği bu nedenle SUT’ta yer alan sınırlama nedeniyle eksik tedavi yapılmasına neden olmakta bu haliyle verilen sağlık hizmeti yetersiz kalmaktadır. Felç tedavileri bütünlük arz eder ve yarım bırakılan tedavilerde hasta tekrar başa döner. Bu durum da hastanın Anayasal Sağlık Hakkı ihlaline yol açar.
Yine SUT’ta yer alan düzenleme nedeniyle bir hasta için son 1 yıl içinde en fazla aynı bölgeden toplam 30 seans, iki farklı vücut bölgesinden toplam 60 seans fizik tedavi ve rehabilitasyon işlemlerine ait bedeller kurumca karşılanmakta, aynı bölge için 1 yıl içinde en fazla 2 sağlık raporu düzenlenebilmektedir. Ekstiremitelerdeki sağ ve sol bölgeler ise ayrı bölge olarak değerlendirileceği düzenlenmiştir.
Düzenlemenin hastanın hastalık derecesi/ağırlığı/tedavinin seyrine göre yapılmayıp her hastaya eşit ve aynı miktarda seans uygulaması bazı vakalarda yetersiz kalacağı ve hastanın tedavisinin yarım kalacağı, hastanın tedavisinin devamı için gerekli seansların hasta tarafından ancak ücret ödenmesi karşılığı yapılabileceği dikkate alındığında tedavi giderlerini karşılayamayacak güçte hastaların tedavisinin yarım kalacağı muhakkaktır.
FİZİK TEDAVİ İŞLEMLERİNİN UZMAN OLMAYAN EĞİTİMSİZ VE DONANIMSIZ KİŞİLERCE YAPILABİLMESİNE İMKAN TANINMAKTADIR
Sağlık Uygulama Tebliği Uygulamaların fiziksel tıp ve rehabilitasyon uzman hekimi tarafından veya bu uzman hekimlerinin gözetiminde yapılacağı düzenlemesi açık hasta hakkı ihlalidir.
Uygulamada tıp merkezleri, hastaneler, rehabilitasyon merkezleri gibi sağlık hizmeti veren kuruluşlarda uzman hekimlerinin fizik tedavi seanslarını doğrudan uygulamadığı bilinmektedir. Bu madde ile hasta uzman hekim gözetiminde hiçbir vasfı olmayan kişilere hastaya müdahale yapma olasılığını ortaya çıkarmıştır.
Gelişmiş ülkelere baktığımızda fizik tedavi uygulamalarının bizzat eğitimli üniversite mezunu fizyoterapistler tarafından yürütüldüğü görülmektedir. SUT’taki düzenlemeyle hastaya müdahale yetkisi fizyoterapiste değil vasıfsız kişilere bırakılmıştır. Bu uygulamaların bu alanda eğitim almış, uzmanlaşmış bilimsel uygulama yapan fizyoterapistler dışında yapılması özel işletmelerin suistimaline yol açmakta, hasta tedavi hakkını geri dönüşü olmayacak şekilde kaybetmektedir. Uygulamaların uzman hekim gözetiminde yapılacağına dair düzenleme ise bu konudaki endişeleri ortadan kaldırmamaktadır.
UYGULAMADA SEANS SAATLERİNE AYKIRI HAREKET EDİLMEKTEDİR BUNA İLİŞKİN YETERLİ DENETİM YAPILAMAMAKTADIR
SUT uyarınca Fizik tedavi ve rehabilitasyon seansları en az 60 dk olarak uygulanması gerekmektedir. En az 60 dakika hasta için olumlu bir düzenleme ise de kaç hastaya kaç fizyoterapist düşeceği belirtilmediği için kurumlar tarafından bu düzenleme ihlal edilmekte ve sosyal Güvenlik Kurumunca yeterli kontrol ve denetim yapılmadığından hastalara bu süre uygulanmamakta eksik tedavi yapılmaktadır.
ESWT CİHAZ UYGULAMALARINDAKİ SINIRLAMA HASTA HAKKI İHLALİDİR
SUT düzenlemesi gereği bir hasta için 1 yıl içinde farklı vücut bölgelerinden olmak şartıyla 2 kez aynı bölgeden 1 kez olmak üzere uygulanan ESWT işlemlerine ait bedeller kurumca karşılanmaktadır.
ESWT cihazının yılda 1 kez uygulanması hasta için yeterli değildir. Burada da hastanın ihtiyacına uygun seans belirlenmemiştir.
PARAN YOKSA TEDAVİ OLMA
Sağlık Uygulamaları Tebliği ve mevcut uygulamalar göz önünde bulundurulduğunda 60 seanslık fizik tedavi hizmetini almış ancak halen fizik tedavi hizmetine ihtiyacı olan hastaların hastalık durumlarına göre ceplerinden ödeyecekleri paralar aşağıdaki gibidir.
A Grubu her bir seans için özel hastanelerin alacağı iki kat ilave ücret dahil 390,00TLx60= 23.400,00 TL
B Grubu her bir seans için özel hastanelerin alacağı iki kat ilave ücret dahil 255,00TLx60=15.300,00TL
C Grubu her bir seans için özel hastanelerin alacağı iki kat ilave ücret dahil 66,00TLx60=3.960,00TL
D Grubu her bir seans için özel hastanelerin alacağı iki kat ilave ücret dahil 45,00TLx60=2.700,00TL
Bu ücretler hastaların cebinden ödeyemeceği kadar yüksektir. Bu düzenleme bu hali ile parası olanın sağlık hizmetine ulaştığı, olmayanın ise ulaşamadığı sağlık sistemini ortaya çıkarmaktadır. Kısaca bu tür düzenlemeler “paran yoksa tedavi olma” anlamına gelmektedi.
SUT’TA YER ALAN DÜZENLEMELER ANAYASAYA VE EVRENSEL İLKELERE AYKIRIDIR
SUT’taki hasta haklarına aykırı bu hükümler açıkça Anayasanın sağlık hakkı ile ilgili 56. Maddesine ve sağlık mevzuatı ile ilgili düzenleme ve evrensel ilkelere aykırılık teşkil etmektedir.
Ulusal ve uluslararsı hasta haklarını ihlal edecek ve hastann tedavi olmasını engelleyecek düzenlemelerin ortadan kaldırılması ve sağlıklı yaşam hakkını koruyacak düzenlemeler yapılması talep ve inancıyla
Kamuoyuna saygıyla arz olunur
Hasta Hakları Aktivistleri Derneği
Etiketler...